SOSYAL KIRILMA:YALNIZLAŞTIRILMA


  
Ülkede  çürümüşlük,ahlaksızlık sıradanlaşmış durumda,yapılanlara karşı halkta dağınık bir tepki var.Sosyal patlama koşulları ortadayken sosyal kırılma var.HDP çizgisinde sıkışıp ama bir yandan Sosyalist olduğubu iddia eden,proleter söylemleri ağzindan düşürmeyenler ellerinde bira resimli FEST programlarını tercih ediyor.Çok eleştirdikleri CHP'nin özelde Kılıçdaroğlu'nun yarattıği psikolojik üstünlük ve olumlu havadan nemalanıp arada yapılan çıkışlar dışında bir hamle yok.Popüler siyasetin gırdabından çıkamadıkları için %7 yi bulacak ikttifaklar için hesap yapılıyor.Maalesef halk bunları sol,sosyalist muhalefet gördügü için umutsuzluğu perçimlestiriyor.Emperyalizme karsı söylemleri yok.Sınıf mücadelesine dair söylemleri sol lberalliği aşamıyor.Bu pragmatist siyasete karşı mucadele etmek fasizm ile mücadele etmek kadar değerlidir.Çünkü bu tablo toplumda ciddi kırılmalar yaratıyor.Toplumdaki bu kırılmalar bir kemik kırığı gibi ciddiyetle tedavi edilmesi gerekiyor.
İnsanın yalnızlığına itilmenin önüne geçilemiyor,umut olunamıyor bunun sonucunda  neo liberal politikalarda insanları yalnızlaşıyor.Evet sosyal kırilma dediğim şeyde bu işte Insanlar yalnizlaşıyor.Nereye evriliyoruz? Yalnızlık felaketinin çok sayıda ikincil sebebi vardır ama bana göre bunun altında yatan sebep her yerde aynıdır: Beyinleri diğerleriyle iletişim kurmak için donatılmış olan insanların, kapitalist yaşamda birbirlerinden kopuk hale gelmesidir.Bana göre teknoloji ve ekonomi kadar ideolojide bu duruma büyük rol oynamaktadır.
Bir insanın iyi oluş hali çevresindeki insanların yaşamına bağlı olmasına rağmen sistem bize rekabetçi bencillik ve aşırı bireyselcilikle gelişeceğimizi söylüyor. Her geçen yıl eğitim sistemi daha acımasız bir rekabet ortamına dönüşüyor. İstihdam yok, öyle ki çaresizce adeta ölümcül bir iş bulma savaşına döndü yaşam.Yoksul kesim’e bakıyorsunuz  günümüzdeki yöneticileri ekonomik koşulları bunun tek suçlusu olarak görüyor oysa geçmişten gelen bir sınıfsal sorun söz konusu. Tüketimcilik özendiriliyor tükettikçe  bu sosyal açığın kapatılacağı öğretiliyor.
Sosyal medya bu duruma ortam sağlayan büyük bir dünya.Sosyal medya, sosyal duruşumuzu tam olarak belirlememize ve diğer insanların bizden daha çok arkadaşı ve takipçisi olduğunu görmemize olanak sağlayarak hem bizi diğer insanlarla bir araya getiriyor hem de bizi birbirimizden uzaklaştırıyor.
Thomas Hobbes ;’’Herkesin herkesle savaşı toplumsallığı ve toplumsallığın sonuçlarını ortadan kaldırır. Herkesin herkese düşman olduğu bir savaş zamanı toplum da yoktur.’’ der. Rekabet aslında bir savaş bu savaş devam ettikçe ortada bir toplumsallık kalmıyor.Oysa dayanışmanın doğası  rekabeti yener.Dayanışma ise kapital sistemde olmayan birkaç kavramdan biridir. Sosyal medya sosyal duruşumuzu tam olarak belirlememize olanak sağlayarak hem bizi bir araya getiriyor hem de bizi birbirimizden uzaklaştırıyor.Dokunuşların rötuşlarla yer değiştirdiği bu yalnız iç dünyalarında gençlerin ruhsal sıkıntı içinde boğulması şaşılacak şey midir?
Anksiyete, depresyon, fobiler ve obsesif-kompulsif bozukluk gençlerin çoğunda görülmekte.Maalesef  bütün Psikolojik sorunların ortak özelliği de insanı yalnızlaşmaya itmesidir.
Oysa  insanlarda sosyal ilişkiler kurmak fiziksel acıyı azaltır. Çocuklarımızın canı yandığında onlara sarılmamızın sebebi de budur: Şefkat, güçlü bir ağrı kesicidir.
Benzetmede hata olmaz.Yoğun fiziksel ağrılarda Opioid türü ilaçlar verilir.Opioid; vücutta morfin gibi etki gösteren kimyasal maddelerdir.İlginçtir Opioidler hem fiziksel ağrıyı hem de ayrılık acısını rahatlatır. Bazı bulgulara göre, duygusal olarak dışlanan çocukların hem duygusal olarak dışlanan hem de fiziksel tacize uğramışlara göre daha kötü ruhsal sağlık sıkıntıları yaşamaktadırlar: Korkunç görünmesine rağmen şiddet, ilgi ve sosyal ilişki içermektedir. Kendine zarar verme sıklıkla acıyı azaltmak için kullanılır: bu da fiziksel acının duygusal acı kadar kötü olmadığının bir başka göstergesidir. Hapishanelerde en etkili işkence yöntemlerinden biri hücre hapsidir.Ülkemizde F Tipi cezaevleri tecrit’i arttırmak için yapılmıştır. Sosyal izolasyonun büyük ölçüde depresyon, intihar, endişe, uykusuzluk, korku ve tehdit algısıyla özdeşleşmesi hiç de şaşırtıcı değildir. Bunun yol açtığı ya da şiddetlendirdiği fiziksel rahatsızlıkların çeşitliliği daha şaşırtıcıdır. Bunama, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları, felç, virüslere karşı dayanıksızlık ve hatta kazalar bile kronik olarak yalnız olan insanlar arasında daha yaygındır. Uzmanlar yalnızlığın fiziksel sağlığa günde 15 sigara içmek gibi benzer bir etkisi olduğunu söylüyor.
Neticede bu durum  aslında bir halk sağlığı sorunudur.Oysa bu soruna çözüm bulmak sol ideolojilerin insanların sosyal ilişkileri artırmakta çözüm yolu sunmasından geçer.Sadece yoldaşlık ilişkisi üzerinde değil sorun ;sorun toplumun sosyal ilişki bağını güçlendirecek hamleleri ve yatay örgütlenmeyi sağlayacak bir örgütlülük biçimi.Kapitalist yalnızlaşmaya karşı güncelleştirilmiş sol; sosyalizasyon araçlarının ortaya konması gerekmektedir.Zaten bunun tanısını MARKS ortaya koymuş;Marks’a göre  İki tür yabancılaşmadan sözedilebilir.Bunlardan ilki, doğadan kopuş anlamındaki yabancılaşmadır. İkinci yabancılaşma ise, bizzat kapitalist pazarın ve kapitalist toplumsal sistemin yarattığı yabancılaşmadır. Bunun sonucu olarak insan kendi doğasına yabancılaşır. Böylece insan kendine, kendi emeğine, ilişkilerine, dünyaya ve yaşama yabancılaşır.Sol başarılı olmak istiyorsa sosyal ilişkilerin inşasında sosyalist dünyanın kurulmasına beklemeden bu süreçte ortaya koymalıdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

REKABETE SÜRÜKLENMİŞ BİREY- 2 /ÇÖZÜM

REKABETE SÜRÜKLENMİŞ BİREY

Kötülüğün Sıradanlaşması